İçindekiler
- 1 Kıdem Tazminatı Dava Süreçleri
- 2 1. Kıdem Tazminatı Nedir?
- 3 2. Kıdem Tazminatı ile İlgili Bilinmesi Gerekenler
- 4 3. Kıdem Tazminatı Alma Şartları Nelerdir?
- 5 4. Kıdem Tazminatı Dava Süreci Adım Adım
- 6 5. Kıdem Tazminatı Hesaplama Nasıl Yapılır?
- 7 6. Mahkemede Kıdem Tazminatı Davasında Nelere Dikkat Edilmeli?
- 8 7. Kıdem Tazminatı Davasında Avukatla Çalışmak Gerekli mi?
- 9 8. Kıdem Tazminatında Sık Sorulan Sorular (SSS)
- 9.1 ❓ 1. Kıdem tazminatı hangi hallerde alınamaz?
- 9.2 ❓ 2. Emeklilikte kıdem tazminatı alınır mı?
- 9.3 ❓ 3. Askere gidecek işçi kıdem tazminatı alabilir mi?
- 9.4 ❓ 4. Kadın işçi evlenince kıdem tazminatı alabilir mi?
- 9.5 ❓ 5. İşveren kıdem tazminatı ödemezse ne yapılmalı?
- 9.6 ❓ 6. Elden maaş alıyordum, kıdem tazminatı alamaz mıyım?
- 9.7 ❓ 7. İşveren iflas ederse kıdem tazminatı hakkım yanar mı?
- 9.8 ❓ 8. Kıdem tazminatı ödemesinde faiz uygulanır mı?
Kıdem Tazminatı Dava Süreçleri: İş hayatında işçi ve işveren arasındaki en önemli hukuki konulardan biri kıdem tazminatıdır. İşçinin belirli bir süre çalıştıktan sonra iş sözleşmesinin feshedilmesi halinde hak ettiği bu tazminat türü, hem işçi haklarının korunması hem de iş güvencesinin sağlanması açısından büyük önem taşır. Ancak kıdem tazminatı çoğu zaman işveren tarafından ödenmeyebilir veya eksik ödenebilir. Bu gibi durumlarda işçilerin yasal yollara başvurarak haklarını aramaları gerekebilir.
Kıdem tazminatının alınabilmesi için bazı şartların oluşması gerekir. İş sözleşmesinin sona erme şekli, işçinin kıdem süresi, işverenin davranışları gibi pek çok etken, bu tazminata hak kazanma durumunu etkiler. Kimi zaman işverenle uzlaşma yoluyla sorun çözülürken, çoğu zaman hukuki bir süreç başlar: Arabuluculuk ve dava.
Bu makalede, kıdem tazminatı davası sürecini adım adım ele alacağız. İşten çıkarılan işçilerin veya haklı nedenle istifa edenlerin dava yoluyla kıdem tazminatlarını nasıl talep edebileceğini, dava açmadan önce izlenmesi gereken yolları, mahkemeye sunulacak belgeleri ve yargılama sürecini detaylı olarak açıklayacağız. Ayrıca avukat yardımıyla kıdem tazminatı davası açmanın avantajları, mahkemelerin uygulamaları ve Yargıtay kararları gibi konulara da değineceğiz.
Eğer siz de kıdem tazminatınızı alamadığınız için dava açmayı düşünüyorsanız ya da dava açmadan önce ne yapmanız gerektiğini bilmiyorsanız, bu rehber yazı size yol gösterici olacaktır. Unutmayın; haklarınızı bilmek, onları savunmanın ilk adımıdır.

Kıdem Tazminatı Dava Süreçleri
1. Kıdem Tazminatı Nedir?
Kıdem tazminatı, bir işçinin iş sözleşmesinin belirli koşullar altında sona ermesi durumunda işveren tarafından ödenen parasal bir haktır. Bu hak, işçinin aynı işverene bağlı olarak çalıştığı süre boyunca gösterdiği emeğin ve sadakatin karşılığı olarak değerlendirilir. 4857 sayılı İş Kanunu ve ilgili yargı kararları çerçevesinde düzenlenen bu tazminat türü, iş güvencesini destekleyen en önemli sosyal haklardan biridir.
A. Kıdem Tazminatının Hukuki Dayanağı
Kıdem tazminatı, Türkiye’de ilk kez 1936 yılında yürürlüğe giren İş Kanunu ile yasal bir hak haline gelmiştir. Günümüzde ise 4857 sayılı İş Kanunu’nun 120. maddesi uyarınca halen yürürlükte olan 1475 sayılı eski İş Kanunu’nun 14. maddesi çerçevesinde düzenlenmektedir. Bu maddeye göre, işçinin işveren nezdinde en az bir yıl çalışmış olması ve iş sözleşmesinin yasada belirtilen şekillerde sona ermesi gerekmektedir.
B. Kıdem Tazminatının Temel Amacı
Kıdem tazminatının temel amacı, işçinin uzun yıllar süren emeğini güvence altına almak, işverenin keyfi fesihlerini önlemek ve işçiye işten ayrıldıktan sonra ekonomik bir destek sağlamaktır. Aynı zamanda, iş gücünün korunması ve iş barışının sağlanması açısından da önemli bir rol oynar.
2. Kıdem Tazminatı ile İlgili Bilinmesi Gerekenler
- Her işten ayrılan işçi kıdem tazminatı alamaz. Tazminat alınabilmesi için belirli hukuki şartların oluşması gerekir.
- Kıdem tazminatı sadece işverenin iş sözleşmesini feshetmesi durumunda değil, bazı istifa hallerinde de (örneğin haklı nedenle istifa, evlilik, askerlik, emeklilik) alınabilir.
- Kıdem tazminatı brüt ücret üzerinden ve her tam yıl için 30 günlük ücret esas alınarak hesaplanır.
- Kıdem tazminatı hesabına sadece maaş değil, yol, yemek, prim gibi düzenli ödemeler de dahil edilebilir.
3. Kıdem Tazminatı Alma Şartları Nelerdir?
Her işten ayrılan işçi kıdem tazminatına hak kazanmaz. Bu tazminatın ödenebilmesi için belirli koşulların bir araya gelmesi gerekir. Aşağıda, kıdem tazminatı alma şartları detaylı şekilde açıklanmıştır:
A. En Az 1 Yıl Çalışmış Olmak
Kıdem tazminatına hak kazanabilmek için işçinin aynı işverene bağlı olarak en az bir yıl süreyle çalışmış olması gereklidir. Bu süre dolmadan iş akdi sona eren işçiler kıdem tazminatına hak kazanamaz.
B. İş Sözleşmesinin Belirli Şekillerde Sona Ermesi
İş sözleşmesinin kıdem tazminatı hakkı doğuracak şekilde feshedilmiş olması gerekir. Bu halleri iki ana başlık altında inceleyebiliriz:
a) İşveren Tarafından Haksız Fesih
Eğer işveren, işçiyi haklı bir sebep olmaksızın işten çıkarırsa, işçi kıdem tazminatına hak kazanır. Bu durumda işverenin feshinin geçerli bir nedene dayanmaması gerekir.
b) İşçi Tarafından Haklı Nedenle Fesih
İşçi, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 24. maddesinde belirtilen haklı nedenlere dayanarak sözleşmesini feshederse, kıdem tazminatı alabilir. Bu nedenler şunlardır:
- Ücretlerin zamanında ödenmemesi
- İşçinin sağlığını tehdit eden durumlar
- İşverenin ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranışları
- İş yerinde cinsel taciz veya mobbing
C. Bazı İstifa Hallerinde Tazminat Hakkı
Normal şartlarda işten istifa eden işçi kıdem tazminatı alamaz. Ancak bazı özel durumlarda, işçinin kendi isteğiyle işten ayrılması kıdem tazminatı hakkını doğurur:
- Askerlik nedeniyle işten ayrılma: Erkek işçiler, askerlik görevini yerine getirmek için işten ayrıldıklarında kıdem tazminatı alabilirler.
- Evlilik nedeniyle işten ayrılma: Kadın işçiler, evlendikten sonra bir yıl içinde işten ayrılırlarsa kıdem tazminatı alma hakkına sahiptir.
- Emeklilik nedeniyle ayrılma: Sigorta ve prim gün şartlarını tamamlayan işçiler (SGK’dan “emeklilik yazısı” alarak) kendi istekleriyle işten ayrıldıklarında kıdem tazminatına hak kazanırlar.
- Malulen emeklilik ya da sağlık nedeniyle işten ayrılma: Sağlık sorunları nedeniyle işini sürdüremeyen işçi de kıdem tazminatı alabilir.
D. Belirsiz Süreli İş Sözleşmesi
Kıdem tazminatı hakkı yalnızca belirsiz süreli iş sözleşmesiyle çalışan işçiler için geçerlidir. Süresi belirli iş sözleşmelerinde kıdem tazminatı ancak bazı istisnai hallerde gündeme gelebilir.
E. Zaman Aşımı Süresi İçinde Talep Etmek
Kıdem tazminatı için 5 yıllık zaman aşımı süresi vardır. Bu süre, iş sözleşmesinin sona erdiği tarihten itibaren başlar. Zaman aşımına uğrayan alacaklar için dava açılamaz.
D. Kıdem Tazminatında Zaman Aşımı Süresi
1. Zaman Aşımı Süresi Kaç Yıldır?
7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu ile birlikte kıdem tazminatı alacaklarında zaman aşımı süresi 5 yıl olarak belirlenmiştir. Bu süre, iş sözleşmesinin sona erdiği tarihten itibaren başlar.
Örnek:
Bir işçi, 1 Nisan 2020 tarihinde işten çıkarıldıysa, kıdem tazminatını en geç 1 Nisan 2025 tarihine kadar talep etmelidir. Bu tarihten sonra dava açarsa mahkeme zaman aşımını dikkate alır ve talebi reddedebilir.
2. Zaman Aşımı Süresi İçinde Ne Yapılmalı?
- Arabulucuya başvurmak: İşçi, dava açmadan önce zorunlu arabuluculuk sürecine gitmelidir. Arabuluculuk başvurusu zaman aşımını durdurur.
- Dava açmak: Arabuluculuktan sonuç alınamaması durumunda işçi, 2 hafta içinde iş mahkemesinde dava açabilir. Bu dava ile zaman aşımı kesilmiş olur.
- Noter ihtarı veya yazılı talepler: İşçilerin noter kanalıyla göndereceği ihtarlar ya da yazılı talepler de zaman aşımını kesebilir.
3. İşverenin Kabul Etmesi Zaman Aşımını Etkiler mi?
İşverenin, işçiye “kıdem tazminatını ödeyeceğim” şeklinde sözlü ya da yazılı bir taahhütte bulunması zaman aşımını sıfırlamaz ama bazı durumlarda “borcun ikrarı” sayılabilir ve süreyi etkileyebilir. Bu gibi hallerde hukuki destek almak önemlidir.
4. Zaman Aşımının Önemi
Zaman aşımı süresi dolmuş bir alacak için işveren ödeme yapmazsa, iş mahkemesi işçinin talebini hukuken reddeder. Bu nedenle işten ayrılan bir işçi, kıdem tazminatına hak kazanmışsa, bu hakkı bekletmeden talep etmelidir. Aksi takdirde ciddi mağduriyetler yaşanabilir.
4. Kıdem Tazminatı Dava Süreci Adım Adım
Kıdem tazminatını alamayan işçi, hukuki yollara başvurarak hakkını talep edebilir. Ancak dava süreci, doğrudan mahkemeye gitmekten ibaret değildir. 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu uyarınca dava açmadan önce arabuluculuğa başvuru zorunludur. Bu bölümde, süreci adım adım inceleyeceğiz.
a) Arabuluculuk Zorunluluğu
2018 yılı itibarıyla kıdem tazminatı davalarında arabuluculuk zorunlu hale gelmiştir.
Bu süreç şu şekilde işler:
- İşçi, ikamet ettiği yerdeki veya iş yerinin bulunduğu yerdeki adliyeye bağlı arabuluculuk bürosuna başvuru yapar.
- Arabulucu atanır ve taraflara görüşme için tarih belirlenir.
- Görüşmeler en fazla 3 hafta sürer. Bu süre bir hafta daha uzatılabilir.
- Taraflar anlaşırsa protokol imzalanır, anlaşamazlarsa “anlaşamama tutanağı” düzenlenir.
Unutmayın: Arabuluculuk olmadan açılan dava, usulden reddedilir.
b) Dava Açma Süreci ve Yetkili Mahkeme
Arabuluculuk süreci anlaşmazlıkla sonuçlanırsa, işçi iki hafta içinde iş mahkemesine dava açmalıdır. Bu dava süreci şöyle ilerler:
- Yetkili mahkeme: İş yerinin bulunduğu yerdeki iş mahkemesi ya da işçinin çalıştığı yer mahkemesi.
- Görevli mahkeme: İş Mahkemesi’dir. Bu mahkemelerin bulunmadığı yerlerde Asliye Hukuk Mahkemeleri iş mahkemesi sıfatıyla görev yapar.
- Davada davalı taraf işverendir.
- Dava, anlaşamama tutanağı, iş sözleşmesi, bordrolar ve tanık beyanları ile desteklenir.
c) Dava Sürecinde Gerekli Belgeler
Kıdem tazminatı davasında mahkemeye sunulacak belgeler şunlardır:
- Arabuluculuk anlaşamama tutanağı
- İş sözleşmesi (yazılı veya fiili)
- SGK hizmet dökümü
- Maaş bordroları
- Tanık beyanları (özellikle ücretin elden ödendiği iddiası varsa)
- Yazışmalar, e-posta kayıtları veya ihtarnameler
- Ücretin ödendiğini ya da ödenmediğini gösteren belgeler
d) Dava Süresi ve Mahkeme Kararı
Kıdem tazminatı davası, yoğunluğa göre genellikle 4 ila 12 ay arasında sonuçlanır. Ancak istinaf ve temyiz gibi itiraz yolları ile bu süre 2 yılı aşabilir. Mahkeme;
- İşçinin kıdem tazminatına hak kazandığını tespit ederse işvereni ödeme yapmaya mahkum eder.
- Faiz, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin de işverene yüklenmesine karar verir.
5. Kıdem Tazminatı Hesaplama Nasıl Yapılır?
Kıdem tazminatının miktarı, işçinin iş yerindeki hizmet süresi ve aldığı brüt ücret dikkate alınarak hesaplanır. Hesaplama, belirli bir formüle dayanır ancak bazı özel ödemelerin dahil edilip edilmeyeceği gibi detaylar hesaplama sonucunu etkileyebilir. Bu nedenle hem işverenler hem de işçiler açısından doğru kıdem tazminatı hesaplaması büyük önem taşır.
A. Kıdem Tazminatı Formülü
Kıdem tazminatı = (Brüt ücret x çalışma yılı) + varsa kıst yıl ödemesi
- İşçinin her bir tam yılı için, aldığı 30 günlük brüt ücreti kadar kıdem tazminatı ödenir.
- Bir yıldan fazla çalışması varsa, artan süreye orantılı kıst hesaplama yapılır.
Örnek:
Brüt maaşı 30.000 TL olan ve iş yerinde 5 yıl 3 ay çalışan bir işçi için:
- 5 yıl x 30.000 TL = 150.000 TL
- 3 ay = 30.000 TL / 12 x 3 = 7.500 TL
- Toplam tazminat: 150.000 + 7.500 = 157.500 TL
B. Brüt Ücrete Dahil Edilen Kalemler
Kıdem tazminatı, yalnızca net maaş üzerinden hesaplanmaz. Aşağıdaki düzenli ödemeler de brüt ücrete dahil edilir:
- Yol parası
- Yemek parası
- Primler
- İkramiye
- Konaklama veya servis desteği (parasal değeri hesaplanarak)
Ancak aşağıdaki ödemeler dahil edilmez:
- Fazla mesai ücretleri
- Yıllık izin ücretleri
Doğum, ölüm yardımları gibi sosyal yardımlar
C. Kıdem Tazminatı Tavanı
Her yıl devlet tarafından belirlenen bir kıdem tazminatı tavanı vardır. 2025 yılı için bu tavan brüt maaş bazında güncellenmiştir. Bu tutarın üzerindeki brüt gelirler dikkate alınmaz.
(Örneğin: 2025 için tavan brüt ücret varsayımsal olarak 35.000 TL olsun; işçinin maaşı 40.000 TL ise sadece 35.000 TL üzerinden hesap yapılır.)
D. Kıdem Tazminatında Vergi Durumu
- Damga vergisi dışında kıdem tazminatından herhangi bir vergi kesintisi yapılmaz.
- Gelir vergisi ya da SGK primi kesilmez.
E. Hesaplama Hatalarına Dikkat
Bazı işverenler, yalnızca net maaş üzerinden veya eksik hizmet süresiyle hesaplama yapabilir. Bu da eksik kıdem tazminatı ödenmesine yol açar. Bu nedenle hesaplama mutlaka brüt ücret ve tam çalışma süresi üzerinden yapılmalıdır.
6. Mahkemede Kıdem Tazminatı Davasında Nelere Dikkat Edilmeli?
Kıdem tazminatı davası açmak isteyen işçilerin dava sürecinde hatalı beyan, eksik belge veya usule ilişkin yanlışlar nedeniyle hak kaybı yaşamamaları için dikkatli olmaları gerekir. İşte mahkemede başarılı bir kıdem tazminatı davası yürütmek için dikkat edilmesi gereken önemli noktalar:
1. Arabuluculuk Sürecini Eksiksiz Tamamlayın
- Arabuluculuk başvurusu yapılmadan dava açılması durumunda dava usulden reddedilir.
- Arabuluculukta tutulan “anlaşamama tutanağı” olmadan mahkeme kıdem tazminatı talebini incelemez.
- Arabuluculuk başvurusu sırasında doğru bilgiler verilmeli, işverenin bilgileri eksiksiz olmalıdır.
2. Tanık Seçimi Özenle Yapılmalı
- Mahkeme sürecinde yazılı belge yoksa tanık beyanları çok kritik hale gelir.
- Tanıkların işyerinde çalışmış, tarafsız ve güvenilir kişiler olması gerekir.
- Tanıklar ücretin elden ödendiğini veya çalışma koşullarını doğrulamalıdır.
3. Belgeler Eksiksiz Sunulmalı
Mahkemeye sunulması gereken başlıca belgeler:
- Arabuluculuk tutanağı
- SGK hizmet dökümü
- Maaş bordroları
- İş sözleşmesi (varsa yazılı, yoksa tanık beyanı)
- İhtarname ve yazışmalar
- Elden ödeme varsa, bunu destekleyen deliller
4. Talepler Net ve Belgeli Olmalı
- Sadece kıdem tazminatı değil, varsa ihbar tazminatı, fazla mesai, yıllık izin alacakları da birlikte talep edilebilir.
- Ancak her talep açık şekilde belirtilmeli ve tutarları hesaplanarak dilekçeye yazılmalıdır.
- Talep edilmeyen haklar için mahkeme re’sen karar veremez.
5. Usul ve Süre Takibi Yapılmalı
- Arabuluculuktan sonra 2 hafta içinde dava açılmalı.
- Dava açıldıktan sonra tebligatları ve duruşma günlerini dikkatle takip edin.
- Gerekirse bir iş hukuku avukatından profesyonel destek alın.
6. Mahkemede Dürüst ve Tutarlı Olun
- Mahkeme sürecinde çelişkili ifadeler vermekten kaçının.
- Mahkeme, tutarsız beyanları dikkate almayabilir.
- İş yerinden ayrılış nedeni, ücret tutarı, çalışma süresi gibi konularda tanık ve belge ile desteklenen tutarlı bir anlatım sunulmalı.
7. Kıdem Tazminatı Davasında Avukatla Çalışmak Gerekli mi?
Kıdem tazminatı davaları işçinin maddi geleceğini doğrudan etkileyen, teknik ve hukuki bilgi gerektiren süreçlerdir. Bu nedenle çoğu durumda bir iş hukuku avukatı ile çalışmak, işçinin hakkını tam ve zamanında alabilmesi açısından oldukça önemlidir.
1. Hukuki Bilgi Eksikliği Hak Kaybına Yol Açar
İşçiler genellikle;
- Ne kadar kıdem tazminatı alabileceklerini,
- Hangi belgeleri sunmaları gerektiğini,
- Hangi talepleri birlikte dava edebileceklerini
bilmeyebilirler.
Bu durum, eksik tazminat alınmasına veya davanın reddine neden olabilir. Avukat desteği ile:
- Talepler doğru ve eksiksiz belirlenir.
- Delil sunumu profesyonel yapılır.
- Usule ilişkin hatalar önlenmiş olur.
2. Dava Süreci Profesyonel Yürütülür
Avukatınız:
- Arabuluculuk başvurusunu sizin adınıza yapabilir.
- Mahkemeye hitaben etkili bir dava dilekçesi hazırlar.
- Tanıkları organize eder, delilleri sunar.
- Yargılama sürecinde sizi temsil eder.
- Gerekirse istinaf/temyiz aşamalarını yürütür.
Böylece hem zaman kaybı hem de stres en aza indirilmiş olur.
3. Sonuç Almak Daha Kolay ve Hızlı Olur
- Avukatlar, mahkemelerin işleyişine hakim oldukları için davayı daha hızlı ve etkili yürütür.
- Karar verilme süreci kısalabilir.
- Ayrıca işverenin ödeme yapmaması durumunda icra takibi işlemlerini de başlatabilirler.
4. Avukat Ücretleri Gözünüzü Korkutmasın
Birçok avukat kıdem tazminatı davalarında “başarıya dayalı ücret sistemi” ile çalışır. Bu sistemde:
- Dava kazanılırsa tazminat üzerinden belli bir oran alınır.
- Davayı kaybetme durumunda çoğu zaman ücret talep edilmez.
Bu sayede işçi maddi zorluk yaşamadan hukuki yardım alabilir.
5. Kıdem Tazminatında Avukatın Rolü Stratejiktir
İyi bir iş hukuku avukatı:
- Delil stratejisi oluşturur.
- İşverenin olası savunmalarını öngörür.
- Eksik ödemeleri tespit eder.
- Zamanaşımı ya da usul hatalarına karşı koruma sağlar.
8. Kıdem Tazminatında Sık Sorulan Sorular (SSS)
Bu bölümde, kıdem tazminatıyla ilgili en çok merak edilen soruları kısa ve anlaşılır cevaplarla yanıtlıyoruz.
❓ 1. Kıdem tazminatı hangi hallerde alınamaz?
Cevap: İşçi;
- Haklı bir neden olmadan kendi isteğiyle istifa ederse,
- İşveren tarafından ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranış nedeniyle işten çıkarılırsa,
kıdem tazminatına hak kazanamaz.
❓ 2. Emeklilikte kıdem tazminatı alınır mı?
Cevap: Evet. İşçi emekli olurken (yaşlılık, malullük veya normal emeklilik) kendi isteğiyle ayrıldığında kıdem tazminatına hak kazanır. SGK’dan emeklilik yazısı (kıdem tazminatı yazısı) alınması gerekir.
❓ 3. Askere gidecek işçi kıdem tazminatı alabilir mi?
Cevap: Evet. Erkek işçi, askerlik görevi nedeniyle işten ayrıldığında kıdem tazminatı alabilir. SGK’ya askerlik için başvuru yaptığını gösteren belge yeterlidir.
❓ 4. Kadın işçi evlenince kıdem tazminatı alabilir mi?
Cevap: Evet. Kadın işçi, evlendikten sonraki 1 yıl içinde kendi isteğiyle işten ayrılırsa kıdem tazminatına hak kazanır.
❓ 5. İşveren kıdem tazminatı ödemezse ne yapılmalı?
Cevap: Önce zorunlu arabuluculuğa başvurulmalı, anlaşma sağlanamazsa iş mahkemesinde dava açılmalıdır.
❓ 6. Elden maaş alıyordum, kıdem tazminatı alamaz mıyım?
Cevap: Elden maaş ödemesi varsa bu durum tanıklarla ve delillerle ispatlanabilir. Mahkemeler bu tür iddiaları değerlendirmeye alır.
❓ 7. İşveren iflas ederse kıdem tazminatı hakkım yanar mı?
Cevap: Hayır. İşverenin iflası halinde işçinin kıdem tazminatı, öncelikli alacak olarak iflas masasına kaydedilir. Ayrıca İşsizlik Sigortası Fonu’ndan belirli koşullarla ödeme yapılabilir.
❓ 8. Kıdem tazminatı ödemesinde faiz uygulanır mı?
Cevap: Evet. Faiz türü, iş sözleşmesinin sona erme nedenine göre mevduat faizi veya en yüksek banka faizi olabilir.
Emeklilikte Kıdem Tazminatı hakkındaki yazımı da okumanızı tavsiye ederiz.
UYARI: İşbu yazı içerisinde yer alan değerlendirmeler ve bilgiler hukuki tavsiye niteliği teşkil etmemekte olup yasal mevzuatta ve içtihatlarda yapılacak değişiklikler kapsamında güncel olmayabilir. Bu içerikten dolayı herhangi bir şekilde Erbay & Saral & Yelkenkaya Avukatlık Ofisi’ne sorumluluk yükletilmesi mümkün değildir. Bu yazı kapsamındaki soru ve sorunlarınız bakımından hukuki danışmanlık almanız tavsiye edilmektedir.